'Değerlerimizi korumalıyız'

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Antalya'da katıldığı Uluslararası Antalya Değerler Eğitimi Sempozyumu'nda değerler eğitimine mizah ve deyişlerin de eklenmesi gerektiğini belirterek, konuşmasını Pir Sultan Abdal ve Yunus Emre'nin şiirleriyle süsledi. Pir Sultan Abdal'ın şiirini okuyan Bakan Avcı, dinleyicilere, "Merak etmeyin ezgileriyle okumayacağım sadece sözleri" deyince salon gülüşmelere sahne oldu. Bakan Avcı, konuşma metniyle doğaçlama arasında yaşadığı sıkıntıyı da dinleyenleriyle paylaştı.
Çocukların ve gençlerin kültürel değerlere olduğu kadar, insani ve evrensel değerlere de bağlı, birlikte yaşama bilincine sahip bireyler olarak yetiştirilmelerinin amaçlandığı "Uluslararası Antalya Değerler Eğitimi Sempozyumu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın katılımıyla başladı. İki gün devam edecek sempozyumda 14 farklı başlıkta Türkiye’den 25, ABD, Avusturya ve Hollanda’dan dört olmak üzere 29 akademisyen bildiri sunacak.
ANTALYA'DA İKİ YILDIR UYGULANIYOR
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından sempozyumla ilgili hazırlanan kısa film gösterildi. Aksu ilçesi Çalkaya 75. Yıl Cumhuriyet İlköğretim Okulu 1'inci sınıf öğrencisi Elif Çukurkaya tarafından okunan İstiklal Marşı salondan alkış aldı. Semyozyumda ilk olarak söz alan Antalya İl Milli Eğitim Müdürü Osman Nuri Gülay, 648 kilometre sahil bandı bulunan yılda 15-20 bin civarında öğrenci artışı olan ve 417 bin 500 öğrenciye eğitim verilen Antalya'da Vali Ahmet Altıparmak'ın talimatlarıyla başlayan Değerler Eğitimi çalışmasının, öğrencilerin hem okulda, hem sokakta çok daha iyi bir insan olma yolunda ciddi bir destek verdiğini söyledi. Günay, iki yıldır Değerler Eğitimi'nin Antalya’da uygulandığını ve Antalya'yı örnek alan 22 il bunu uygulamaya devam ettiğini söyledi.
Akdeniz Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Muharrem Kılıç ise değer kavramının tarihsel açıdan bakıldığında insanlığın varoluşuyla birlikte insanı anlamlı kılan temel dinamik olduğunu söyledi. Bu kavram üzerine bu tarihsel derinlikte ciddi tartışmaların yapıldığına dikkat çeken Prof.Dr. Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Antalya'da zihinsel ve kültürel varlığa sahip, 80 farklı ilden vatandaşlar kendi kültürleriyle yaşıyor. 50 farklı ülkeden yabancı konuklar da bu kentte yaşıyor. Bu açıdan bakılınca bunun bir anlamda Antalya kentimize global bir değer katıyor. Antalya bu açıdan barış ve sevgi kültürüyle yaşatılması anlamında önemli bir kenttir."
DEĞERLER AZ KONUŞULUR HALE GELDİ
Projenin mimarı Antalya Valisi Ahmet Altıparmak ise dünyadaki yabancı düşmanlığına dikkat çekti. Hızlı bir şekilde yabancı düşmanlığı artarken bir taraftan da tüketim toplumu haline gelindiğinin altını çizen Vali Altıparmak, sözlerine şöyle devam etti: "Değerler az konuşulur hale geldi. Bunun yanında kendi içimizde bazı sıkıntılar var. Sokakta kavgalar gerginlik var, geleneksel toplumdan uzaklaşmanın etkisi olabilir. Toplum karmaşık hale geldi ve risk arttı. Bunun karşısında çok kültürlü ve özenli bir eğitim vermeliyiz. Bu noktada ne yapabiliriz diye düşünürken, gençlerimizi daha insanı uzlaşmacı nasıl yetiştiririz, nasıl karşısındakini olduğu gibi kabul ettirebiliriz, diline dinine bakmadan. Antalya buna en uygun yerdi. Çalışma arkadaşlarımız uzmandı. Yaptığımız çalışma, Türkiye’deki farklı eğitim kurulundan kabul gördü ve çalışmamızı uygulamak istediler. Bunlar yapılan çalışmanın yerine ulaştığını gösteren örneklerdi. Biz yaptığımızın doğru olduğunda ısrarcı değiliz. Bugün burada bunları revize edeceği daha uygulanabilir daha evrensel bir şeyler çıkarmaya çalışacağız"
SEN OLSAN BU KONUŞMAYI SONUNA KADAR DİNLER MİYDİN
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ise kürsüden her konuşmasında yaşadığı bir ikilemi dinleyenlerle paylaştı. Daha önceden kendisi için yazılan metin ile doğaçlama konuşma arasında gidip geldiğini ve yine alnı ikilemi yaşadığını söyleyen Bakan Avcı kendi kendine "Sen olsan bu konuşmayı sonuna kadar dinler miydin?" diye sorduğunu ifade etti. Bakan Avcı, yazılı metini "Bir okuyalım bakalım" diyerek ilk paragrafını okuduktan sonra "Böyle devam ediyor" doğaçlama konuşmasına geçti. Konuşmasında değerler eğitimine küçük bir katkı olabileceğini düşündüğü mizah ve deyişler konusuna değinen Bakan Avcı, "Değerler eğitiminde mizaha daha fazla yer verilebilir. Çünkü geleneksel kültürümüzde mizahın oynadığı rolü hepimiz biliyoruz.Bir de halk deyişlerini. Çocuklara türkülerimizi öğretirken hangi değerleri konuştuğumuzu daha rahat anlatabiliriz"
Kendisinin toplantının başında İstiklal Marşı'nın 10 kıtasını birden okuyan öğrenci kadar ezber yapamadığını ancak şimdi internetten indirdiği Pir Sultan Abdal’a ait bir şiirle konuşmasını bitirmek istediğini söyleyen Bakan Avcı, "Dinle sana bir nasihat edeyim, Hatırdan gönülden geçici olma, Yiğidin başına bir hal gelirse,Bunu ellere açıcı olma" ile başlayan şiiri okudu.
Bakan Avcı daha sonra, Yunus Emre'nin "Bir hastaya vardın ise, Bir içim su verdin ise Yarın anda karşı gele, Hak şarabın içmiş gibi" şiiriyle konuşmasını tamamladı.
Bakan Avcı'ya günün anısına Antalya Valisi Ahmet Altıparmak tarafından plaket verildi.