Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, “Bugün itibariyle FETÖ’den tutuklu hükümlü sayısı 38 bin 470, PKK’dan 10 bin 79, DEAŞ’tan tutuklu hükümlü sayısı bin 354 kişidir” dedi.
Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından düzenlenen “Yargı Teşkilatı Toplantısı”, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı, Eğitim ve Sosyal Tesisleri’nde Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün katılımıyla gerçekleşti. Bakan Gül, bugün itibariyle FETÖ’den tutuklu hükümlü sayısının 38 bin 470, PKK’dan 10 bin 79, DEAŞ’tan tutuklu hükümlü sayısının bin 354 kişi olduğunu söyledi. Gelenekselleşen bu toplantılarda kürsünün sesinin Ankara’dan daha iyi duyulması, yargı teşkilatının sorunlarının masaya daha iyi yatırılması adına çok iyi bir misyonu ifade ettiğini dile getiren Gül, “Tarih boyunca millet olarak adalet inancını her zaman hem devlet hem de bireyler olarak daima ortaya koyduk. Büyük bir medeniyetin evlatları olarak nazari olarak adalete her zaman ayrı ve özel bir anlam verdik. Yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim’de adaletin kılı kırk yararcasına defalarca emredildiğini gördüğümüzde yine bizim medeniyetimizin temellerinden birisinin adalet olduğunu bir kez daha görüyoruz” dedi.
“FETÖ’NÜN YARGININ İŞLEYİŞİNDE VE VATANDAŞLARIMIZIN YARGIYA GÜVENİNDE YOL AÇTIĞI TAHRİBATLARI TAMİR ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”
"Adalet mülkün temelidir" sözünü sadece adliye duvarlarına değil, akla ve yüreğe de yazmaya gayret ettiklerini söyleyen Bakan Gül, “Devletin bekası ancak adaletle mümkündür. Adalet ve onu gerçekleştirmenin ihtiyacı olan yargı bizim en korunaklı ve güvenilir limanımız olmalıdır. Ne milletin ne de devletin daha korunaklı bir sığınağı yoktur. O yüzden bir dönem yargı içerisinde dikenleri sulayan, dikenleri çiçek diye pazara çıkaran zalimler milletimizin adalete inancına ve yargıya güvenine de esasen darbe vurmuşlardır. Yargının kumpaslara alet olması, adeta FETÖ eliyle yönetilir hale getirilmesi, kamuoyuna yansıyan gereksiz polemikler ve tartışmalar halkımızın yargıya olan güvenini zedelemiştir. İnancını zayıflatacak eylemlerde bulunmak hiç kimsenin hakkı da değildir, haddi de değildir. Bu bakımdan FETÖ’nün gerek yargının işleyişinde, gerekse de vatandaşlarımızın yargıya güveninde yol açtığı tahribatları tamir etmeye hep birlikte çalışıyoruz. Elbette bu onarım süreci meyvelerini vermeye başlamıştır ama bundan sonra daha da fazla bu onarım sürecinde meyvelerini hem yargı camiasında hem de tüm milletimiz olarak görmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“2017 YILINDA 10 MİLYONUN ÜZERİNDE DOSYA SAVCILARIMIZ VE MAHKEMELERİMİZİN İNCELEMESİNDEN GEÇMİŞTİR”
FETÖ’nün tespit edilmesi ve gereğinin yapılması konusunda Hakimler ve Savcılar Kurumu ile Bakanlığın net bir şekilde hem personel itibariyle hem hakimler, savcılar itibariyle tespitini yapan kurumların başında geldiğini söyleyen Adalet Bakanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yargının kendi içerisine uzanmış bu teröristlerin önce kendilerinin infazına giderek temizlemesi çok anlamlı, takdire şayan bir gelişmeydi. Şimdi de yeniliklerle, reformlarla, ortak akıl projeleriyle yargıya ve adalete olan güveni hep birlikte daha yükseklere taşıyacağız. Milletimiz ve siz değerli yargı mensuplarımız el ele vererek tüm bu sorunları hep birlikte aşacağız. Hakim ve savcılarımızın sadece kararlarıyla konuşabilmesini bazı çevreler bir fırsat olarak kullanmaktadır. Milyonlarla ifade edilen bir dosya yükü altında bulunan yargının cımbızla seçilen belli kararlar üzerinden hedef alınmasın,ı yıpratılmasını, moral ve motivasyonunun bozulmasını asla doğru bulmuyoruz. Bu tür değerlendirmeler insaflı değildir. Sadece 2017 yılında savcılıklarda 4 milyon 212 bin yeni soruşturma açılmıştır. Yine cezaevi hukuk mahkemelerinde 2017 yılında toplam dosya sayısı 6 milyon 264 bindir. Yani 10 milyonun üzerinde dosya savcılarımız ve mahkemelerimizin incelemesinden geçmiştir. Böyle bir 10 milyonun üzerinde dosyanın cımbızla seçilip, belli dosyalar üzerinde kamuoyu önünde tartışma yapılması, yargı mensuplarına gelecek değerlendirmeler yapılması haksızlıktır. Elbette savcılarımız, hakimlerimiz hatalı kararlar verecektir ama Türkiye bir hukuk devletidir. Sistem kendi içerisinde bir üst mahkemeye itiraz yolları getirmiştir. Hal böyleyken sırf yargıyı karalamak adına bu anlamda yapılan söylemler ne devlete ne millete katkısı yoktur.”
“FETÖ, PKK, YPG, DEAŞ gibi örgütlerle mücadelemiz kesintisiz ve kararlı bir şekilde devam etmektedir”
Ülkenin çok önemli bir süreçten geçtiğini ifade eden Bakan Gül, “Bir yandan FETÖ ile etkin bir şekilde mücadele sürdürülürken, diğer yandan PKK, YPG, DEAŞ gibi örgütlerle de mücadelemiz kesintisiz ve kararlı bir şekilde devam etmektedir. Yine Suriye’den gelen terör tehditleri ve saldırılarına karşı Afrin’e dönük olarak Zeytin Dalı Operasyonu da başlatılmış ve başarılı bir şekilde devam etmektedir. İnşallah bu operasyonun ardından da bölgede yaşayan bütün vatandaşları ve bütün kutupların, halkların özgür bir şekilde huzur içerisinde yaşayacağı bir sonucu hep birlikte yaşamış oluruz” diye konuştu.
“BUGÜN İTİBARİYLE FETÖ’DEN TUTUKLU HÜKÜMLÜ SAYISI 38 BİN 470, PKK’DAN 10 BİN 79, DEAŞ’TAN TUTUKLU HÜKÜMLÜ SAYISI BİN 354 KİŞİDİR”
Türkiye üzerine söz söyleyenlerin esasen terörle mücadele konusunda Türkiye’den daha etkin bir şekilde mücadele eden başka bir ülkeyi göstermesinin mümkün olmadığını söyleyen Bakan Gül, “Hem yargı itibariyle, hem güvenlik unsurları itibariyle Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı Operasyonu’yla Türkiye terörle etkin bir şekilde mücadelesini sürdürüyor. Bugün itibariyle FETÖ’den tutuklu hükümlü sayısı 38 bin 470, PKK’dan 10 bin 79, DEAŞ’tan tutuklu hükümlü sayısı bin 354 kişidir. Yargı tüm denetim kurumlarıyla eşgüdüm içerisinde hukuk çerçevesinde anayasa mevzuat çerçevesinde terörle mücadelesini çok etkin bir şekilde sürdürmektedir. Türkiye bazı ülkelerin yaptığı gibi iyi terörist, kötü terörist ayrımı yapmamaktadır. Teröristin iyisi kötüsü olmaz, terörist teröristtir” dedi.
“BUGÜN TÜRK YARGISI FETÖ İLE MÜCADELE EDEREK KENDİ İTİBARINI YENİDEN KAZANMAKTA”
15 Temmuz'da nasıl bir millet ve devlet olduklarını dost düşmanın bir kez daha gördüğünü dile getiren Adalet Bakanı Gül, 15 Temmuz akşamından itibaren kararlı tutum sergileyen yargı mensuplarının takdiri hak ettiğini söyledi. Bakan Gül, “O gün demokrasi nöbetini tutan milletimiz meydanlardayken, adliye koridorlarında cübbelerini bir gruba, Pensilvanya’ya değil anayasaya, hukuka, bu milletin bağrından çıkan Anadolu ruhuna, vicdana kilitlemiş yargı mensupları o andan itibaren bu örgütle mücadeleye başlamış ve hala bu mücadelesini başarıyla sürdürüyor. Gerçekten büyük bir fedakarlıkla bu kararlı çalışmaları sürdürmeyi gerçekleştirmektedirler. Tüm bu yargılamalarda suçlu ile suçsuzu ayırt etme özenini bütün yargı mensuplarımız sürdürmektedir. Yargı içerisinde aklını, vicdanını, dinini, imanını uzaktan kumandalı bir makine ile kontrol eden yapıya teslim edenlerin yerine hukuk, adalet, anayasa ve vicdanın işlediği bir yargı sistemiyle bu yargılamalar yapılmaktadır. Suçluysa cezasını çekmekte, suçsuzsa beraat etmektedir. Bir kuyumcu titizliğiyle bu yargılamalar elbette devam etmektedir. Bugün Türk yargısı FETÖ ile mücadele ederek kendi itibarını yeniden kazanmakta. Geçmişte kaybettiği FETÖ’cüler eliyle azaltıldığı güvenini tekrar haklı mücadelesiyle yine itibarını kazanmaya devam ediyor” şeklinde konuştu.
“15 Temmuz’dan itibaren 123 yeni terör mahkemesi kuruldu”
Milletin başta FETÖ ve terör yargılamalarının hızlı nihayete ermesini istediğini belirten Bakan Gül, “Türk yargısı her türlü ihanetin cezasını hızlı ve adil bir şekilde verme yükümlülüğü altındadır. Bu yükümlülük milleti adına karar veren Türk yargısının tartışılmaz bir ödevi ve görevidir. Bugün itibariyle dosya sayılarının fazla olması ve mahkemelerinin iş yükünün sanık sayısının fazla olmasından kaynaklı, belki bu adımlar atılmasaydı, bu fedakarlıklar yapılmasaydı 5-10 yıl bu davalar sürecekti. Ama 15 Temmuz’dan itibaren 123 yeni terör mahkemesi kurularak, en azından gelen dosyaların bir mahkemeye ağır iş yüküyle kalmaması, davaların sürüncemede kalmaması için çok önemli adımlar atılmıştır. Bunların da meyvelerini hep birlikte görmekteyiz. Davalar adil bir şekilde nihayete erdirilmeye başlanmıştır” dedi.
“FETÖ YARGILAMALARI HIZLANMIŞTIR”
Yüzlerce sanığın olduğu davaların yapıldığını dile getiren Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Daha önceleri yargının önüne benzer dosyalar geldiğinde bugün kararlar verilen dosyalar var ve çok da hızlı bir şekilde FETÖ yargılamaları hızlanmıştır. Duruşma salonları arttırılarak, yeni mahkemeler kurularak bu konuda her türlü tedbirler alınmış ve biran evvel bu meselenin ülke gündeminden de kalkması ve yargılamaların hızlı adil bir şekilde tamamlanması için her türlü tedbirler alınmıştır. Milletimiz bütün bu fedakarlıkları yapan yargı mensuplarımızın her zaman yanındadır.”
“İSTİNAF CEZA DAİRELERİNDE TOPLAM 340 BİN 574 DOSYA AÇILDI”
20 Temmuz 2016-31 Aralık 2017 tarihleri arasında istinaf ceza dairelerinde toplam 340 bin 574 dosyanın açıldığını söyleyen Bakan Gül, “Bunların 271 bin 222’si, yani yüzde 80’i karara bağlanmıştır. Hukuk dairelerinde 343 bin 573 dosyanın 230 bin 131’i, yani yaklaşık yüzde 67’si yine karara bağlanmıştır. Bu istinaf yolunu daha da güçlendirerek, yeni istinaf mahkemelerini kurarak bu yükün daha da azaltılması için elimizden gelen gayreti sürdüreceğiz. Yargı hizmetlerinin hızlı ve verimliliği, yargı mensuplarının sayısı ve niteliği ile de ilgilidir. Bu nedenle de şuanda 5 bin 323 halen aday statüsünde hakim savcımız bulunmaktadır. Dün itibariyle bin 169 adli yargı hakim savcı, 58’i idari adli yargı hakim savcımızın atama işlemleri için HSK’ya dosyası ulaştırılmıştır. En kısa zamanda yaklaşık bin 300 hakim savcı adayımızın bu ay sonu itibariyle kuralarını çekecekler ve Türkiye’de onurlu bir şekilde yargı ordusunun mensupları haline gelecekler. Yine 2 bin hakim savcı adayı Ağustos-Eylül’de, 125 idari yargı hakim adayı Ağustos-Eylül’de, yine 394 hakim savcı adayını da Ekim ayında kura çekerek kürsüde görevlerine başlamalarının, böylece 2018 yılı içerisinde 3 bin 563 adli yargı hakim savcı adayı, 183 idari yargı hakimi kura çekerek görevlerine başlamış olacaklar. 24 Nisan’da da alımına başlayacağımız yazılısı bitmiş, mülakatlarına başlayacağımız bin 500 hakim savcı alınacaktır. Yine yıl sonunda mezun olan hukuk mezunlarımız için de yeni bir sınav planlıyoruz. Bu atamalarla eksiğimizi gidermeyi umut ediyoruz. Personel hususunda 2 bin 300 zabit katibimiz, 200 mübaşirimiz, 3 bin 600 ceza infaz koruma memurumuz da yakın zamanda adliyelerde, ceza infaz kurumunda hemen hizmete başlamaya hazırdır” şeklinde konuştu.