Atatürk Üniversitesi'nde kanserin tedavisi için başlattığı çalışmaları yıllardır sürdüren Prof. Dr. Halis Süleyman, geçtiğimiz yıllarda mide kanserini önleyecek bir ilaçbulduğunu açıklamıştı.
Çalışmalarını hızlandırmak için AtatürkÜniversitesi'nden Recep Tayyip ErdoğanÜniversitesi'ne geçen Süleyman, burada sürdürdüğü çalışmaları neticesinde kesin sonuca ulaştı. Süleyman, hayvanlar ve kanserkültürleri üzerinde yaptığı deneylerde kanserhücrelerini yüzde yüz yok etmeyi başardı.
Tıp dünyasında devrim yaşatacak buluşun kaynağı şimdilik sır gibi saklanıyor. Bir bitkiden elde edilen etkin madde ile kansere yüzde yüz çözüm bulunurken, ilacın 1-2 yıl içerisinde insanlar üzerinde denenmeye başlaması planlanıyor. Süleyman, ilacın biran önce insanların hizmetine sunulabilmesi için destek bekliyor.
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halis Süleyman, yaptığı deneylerde yüzde yüz başarı elde ettiğini belirterek "Aslında bu bitki. Fakat şimdilik ismini açıklamıyoruz. Hayvanların üzerinde, kanser modellerinde etkili bulundu. Bu bitki ekstresini alan hayvanların midesinde olsun, pankreasında olsun kanser modelleri gelişmedi. Ayrıca biz bu bitki ekstresini kanser kültürü hücresinde denedik. Kanser kültüründe kanserhücrelerini yüzde yüz öldürdüğünü gördük. Sağlıklı insan hücresine dokunmuyor. Sadecekanser hücresini yakalıyor ve kanser hücresini öldürüyor. Biz bunun heyecanı içerisindeyiz. Bu bitkinin etken maddesini elde ettik. Etken maddeyi tespit ettik. İnşallah bir iki yıl içinde klinik çalışmasını da tamamlayarak insanlar üzerinde de denemeye başlayabiliriz" dedi.
BULUŞ TÜRKİYE'Yİ DÜNYADA BİR NUMARA YAPACAK
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halis Süleyman buluşun sağlık alanında Türkiye'yi dünyada bir numaralı ülkesi yapabileceğini ifade ederek "Bu buluş sağlık alanında sadece üniversitemizi değil ülkemizi dünyanın bir numaralı ülkesi yapabilir. Ekonomisi olsun, gelişmesi olsun. Yılda sadece mide kanserinden ölen hastaların sayısı 1.5 milyon'u buluyor. Bu çalışmaların daha hızlı ilerlemesi için Erzurum AtatürkÜniversitesi'nden Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne geldim. Bu üniversiteyi başımın üzerinde taşımak istiyorum. İnşallah destek alıp bu çalışmalarımızı en kısa zamanda sonuçlandırırız" diye konuştu.
Tüm dünyanın peşinde olduğu çalışmaya Türkiye'den gereken destek sağlanmıyor. Süleyman dünyanın bir çok üniversitesinden davetler aldığını ancak bu çalışmanın patentinin Türkiye'de kalmasını istediğine vurgu yaparak "Desteğe ihtiyacımız var. Rektörümüz olsun dekanımız olsun bizi son derece destekliyor. Bir şeyler üretilmesini istiyor. Fakat maalesef ülkemizde üretim politikası yok. Devletten üretim noktasında bir talimat gelmiyor. Ben o talimatı istiyorum. Maalesef tıp alanında ülkemizde üretim politikası sıfır" diye konuştu.