Tunceli'de il merkezine bağlı Rabat köyü yakınlarında 3 bin yıllık antik yerleşim alanı tespit edildi.
Tunceli'de uzun yıllar devam eden çatışmalı ortamın çözüm süreciyle birlikte sona ermesiyle kentin tarihi de gün yüzüne çıkmaya başladı. Bitlis Eren Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü'nde araştırma görevlisi olan Serkan Erdoğan ile İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmet Hakan Ulaşoğlu'nun tespit çalışmaları sonucunda il merkezine bağlı Rabat köyü yakınlarında 3 bin yıllık antik yerleşim alanı tespit edildi. Erken demir çağı, Urartu, Hellenistik, Roma, Bizans ve İslam Ortaçağı ve Osmanlı dönemine ait izler taşıyan kale görünümlü yerleşimin eski bir ulaşım ağı üzerinde bulunan önemli bir merkez olduğu düşünülüyor. Yerleşim üzerinde rastlanan demir cürufu, seramikler, değirmen kalıntıları, tarihi köprü ve ağırlık nesneleri, alanın tarihin değişik dönemlerinde önemli bir ekonomik üretim merkezi olduğuna işaret ediyor. Tunceli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, alanın tescil edilmesi amacıyla Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'na başvururken, köy sakinleri alanın define arayanlar tarafından tahrip edildiğini ve koruma altına alınması gerektiğini ifade ediyor. Alanda araştırma yapan Bitlis Eren Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü'nde araştırma görevlisi olan Serkan Erdoğan, "Rabat Kalesi, şu ana kadar tespit edilebilen Tunceli'nin en büyük antik yerleşim alanı, yaklaşık üç futbol sahasından daha büyük genişliğe sahip. Seramik kırıklarından anladığımıza göre Rabat Kalesi, erken demir çağdan Osmanlı'nın son dönemlerine kadar yerleşim görmüş bir şehir. Bu da bize 3 bin yıllık bir tarihe sahip olduğunu gösteriyor. Buradaki köprü, Rabat Kalesi'ni Hozat'a bağlayan bir güzergah ve yanı zamanda Rabat Kalesi'ni Tunceli'nin diğer yerleşimleriyle bağlayan bir hat. Burada kaya mezarları, merdivenli yapıları da görmek mümkün. Kale içerisinde idari ve kamu binalarına çıkan gizli bir geçit söz konusu. Burada ayrıca önemli oranda demir ve bakıra da rastladık. Bu da buranın bir metal işleme merkezi olduğunu göstermekte. Bölgedeki değirmen taşlarının fazlalığı aynı zamanda buranın tarımsal üretim merkezi olduğuna da işaret ediyor" dedi.
Bölgenin define avcıları tarafından tahrip edilmeye başlandığını belirten Erdoğan, "Define avcıları bölgeyi talan etmeye başlamış durumda. Yerel yetkililerin bir an önce bu durama müdahale etmesi gerekiyor. Kazı ve araştırma çalışmalarının yapılmasının yanı sıra başta tarihi bu köprünün restorasyonu olmak üzere bir takım düzenlemelerin yapılması gerekiyor ki Tunceli'nin bu güzide yeri turizme kazandırılsın" diye konuştu.
Define avcıları başta Rabat Kalesi olmak üzere alanın bir çok yerinde kazı yapmış durumda. Köylerinin tarihi geçmişinin farkında olduklarını belirten köy sakinleri, köyün bir an önce sit alanı ilan edilerek koruma altına alınması talebini dile getiriyor.