Erzurum Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) Başkanı Orhan Akgüloğlu, asgari ücret artışı ve diğer ücrette çalışan personellerin ücretlerinde oluşacak artışların işverenlerin maliyetlerini artacağını belirtti.
AK Parti’nin seçim vaatlerinden en önemlisi olan asgari ücret rakamının 2016 yılının ocak ayında bin 300 TL olacağını kaydeden Akgüloğlu, şu açıklamayı yaptı:
“Asgari Ücret Tespit Komisyonunca her yıl Aralık ayında belirlenmektedir. Bu komisyonda işçi kesimini temsilen 5 temsilci, işvereni temsilen 5 temsilci ve devleti temsilen 5 temsilci bulunmakta ve çoğunluğun verdiği karar geçerli olmaktadır. Bu belirlemede önceki yıllarda olduğu gibi devletin oyu altın değerinde ve hükümetin belirleyeceği parametreler doğrultusunda belirlenmektedir. Hükümet bu sefer işçiden yana oyunu kullanacak ve 1 Ocak 2016 tarihinden sonra 16 yaşından büyükler için sanayi kesiminde uygulanacak asgari ücreti 2016 yılı için bin 300 TL net olarak belirleyecektir. Asgari ücret 2015 yılının 2. altı aylık döneminde 1.273.50 TL brüt, net 910.43 TL’dir. Asgari geçim indirimi ile toplam net asgari ücret 1.000.54 TL (Bekar işçi için) olmaktadır. Asgari ücret 2016 yılının ilk yarısında 1177,44 TL net agi hariç olacak, 123,53 TL (en az bekarlar için AGİ olacak) AGİ tutarı eklendiğinde 2016 yılında asgari ücret net AGİ dahil 1.300 TL olacaktır. Ülkemizde asgari ücret tutarı işverenler açısından önemli bir parametre olup, hem asgari ücret ile çalışan hem de diğer işçiler açısından asgari ücrette oluşan artış önem arz etmektedir. Bu nedenle asgari ücretin 1000.54 TL’den 1.300 TL’ye çıkması yüzde 30 oranında bir artışı öngörmektedir. Bize göre asgari ücret artışı, diğer çalışanlarının ücret artışlarını etkileyecektir. Ayrıca vergi ve sosyal güvenlik kurumu kesintileri dikkate alındığında 2015 yılı asgari ücrete göre 2016 yılında asgari ücretlerden kesilecek devletin vergi ve SGK gelirlerinde yüzde 30’luk bir artış olacaktır. İşverenlerin maliyetleri açısından değerlendirildiğinde asgari ücret artışı ve diğer ücrette çalışan personellerin ücretlerinde oluşacak artışlar işverenlerin maliyetlerini artacaktır. İşte bu artışların kısa vadede tüm ülkede fiyatların artışına bir domino etkisi yaratma riski vardır. Öte yandan Asgari ücrette oluşan yüzde 30 oranındaki artışın, çalışanların tüketimlerini arttıracağından, Türkiye ekonomisinde canlanmaya yol açacağını şimdiden öngörmek mümkündür. Bazı çevrelerce asgari ücret artışının yüksek tutulması gereksiz olduğu düşünülse de ekonomik hareketlenme sayesinde oluşacak maliyet artışları karşılanabilir düzeyde olacaktır. Ayrıca kısa vadede asgari ücretteki yüzde 30 oranındaki artış, işverenlerin maliyetlerinde yüzde 30 oranında bir yük getirecek olup, kayıt dışı istihdamı arttırması riski vardır. Bizim önerimiz, hükümet tarafından alınacak etkin denetimler ve firmalara personel istihdamını özendirmek, SGK indirimi ve teşvikleri yapılmalıdır. Böylelikle hem kayıt dışılığın önüne geçilebilir, hem de işverenlerin maliyetleri belli oranda desteklenmiş olacaktır.”