Kars’ın Sarıkamış Ormanlarında Türkiye’nin GPS/GSM vericisi takılan ilk dişi kurdu Asena’nın kaçak avcılar tarafından öldürülmesinin ardından yapılan araştırmada 2012 yılından bu yana takipte olan 2 kurdun da öldüğü ortaya çıktı.
İlk dişi kurt olan Asena kaçak avcılar tarafından vurularak öldürüldü. Haziran ayında verici takılan Asena’nın vurulduğu güne kadar bin 934 kilometre yürüdüğü belirtildi.
KuzeyDoğa Derneği üyeleri tarafından ölü bulunan kurt, Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Yaban Hayat Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’ne gönderildi. Patolog Doç.Dr. Hasan Özen tarafından yapılan nekropside, Asena’nın sol göğüs bölümünde saçma yarası tespit edildi. Saçmanın kurdun akciğerine isabet ettiği ve iç kanamaya neden olduğu belirlendi.
Asena’ya 3 Haziran tarihinde, KuzeyDoğa Derneği ve yabancı üniversitelerin iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında verici takılmıştı.
“GPS/GSM VERİCİSİ İLE TAKİP EDİLEN 3 KURT DA 2012 YILINDA TELEF OLMUŞ”
2011 yılında KuzeyDoğa Derneği, Utah Üniversitesi, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Turkcell İletişim Hizmetlerin ortak çalışmasıyla yapılan kurt yakalama ve takip çalışması, 9 Ekim 2012 tarihinde kurtlardan gelen son SMS ile sona erdi. Bir yıllık izleme faaliyeti sonucunda 3 kurdun da telef olduğu ortaya çıktı. Kurtlardan birincisinin Sarıkamış Ormanları içerisinden geçen yolda otomobil çarpması sonucu, ikincisinin Erzurum Oltu ilçesi Ayyıldız köyü civarında kaçak avcılar tarafından öldürüldüğü, üçüncüsünün de Erzurum’un Şenkaya ilçesi Gaziler köyü yakınlarında köpekler tarafından boğularak öldürüldüğü ve tasmasının köyün deresinde bulunduğu belirlendi.
KuzeyDoğa Derneği’nin Türkiye’de ilk defa gerçekleştiği kurt yakalama ve takip projesinin ilk yıl sonuçları, kurtlar için Türkiye’nin koruma alanlarının ne kadar küçük kaldığını ve de insanlar ile yolların yaban hayatı için oluşturduğu tehdidi bilimsel olarak gösterdi. 2,5 yaşındaki erkek kurt Doğa isimli, bir yılda 5 bin 423 kilometre yürüdü. Doğa, bir yılda 5 bin 324 kilometrekarelik, yani yaklaşık İstanbul ilinin yüz ölçümü kadar bir alanı da kullandı. Ölmeden önceki 10 aylık süre içerisinde 2 bin 181 kilometre yürüyerek bin 160 kilometrelik alanı kullanan Kuzey ise, her yıl yollarda ölen binlerce hayvanın bir sembolü oldu.
Konu ile ilgili KuzeyDoğa Derneği Başkanı ve Utah Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Çağan H. Şekercioğlu, kendi sitelerinde yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Sarıkamış Ormanı-Allahüekber Dağları Milli Parkı içerisinde yakalanan kurtlar, yakalandıkları milli parka sığmıyor. Türkiye’de ilk kez yapılan kurt takip projemiz, bu parkın bölgedeki büyük memeliler için ne kadar küçük olduğunu gösterdi. Sadece bir yıl içerisinde milli parkın 23 katı büyüklüğünde alanı kullanan kurtlar, Türkiye’deki korunan alanların kara memelileri için ne kadar küçük olduğunu bilimsel olarak gösterdi. Kurtlardan Doğa’nın bir yılda kullandığı alan, Türkiye’nin en büyük milli parkları olan Beyşehir Gölü ve Ağrı Dağı Milli Parklarının bile altı misli bir alan. Büyük yırtıcılar, büyük korunan alanlara ihtiyaç duyarlar. ABD’de boz ayıları ve kurtlarıyla meşhur olan Yellowstone Milli Parkı, yaklaşık 9 bin kilometrekarelik bir alanı kaplar ve Türkiye’nin en büyük milli parkından 10 kat daha büyüktür. 1997 yazında ABD hükümetinin kuş araştırma projesi için çalıştığım ABD’nin en büyük milli parkı Alaska Wrangell-St Elias ise, 32 bin kilometrekarelik yüzölçümüyle en büyük milli parkımızın yaklaşık 40 misli bir alanı kaplar. Doğa’nın kullandığı 5324 kilometrekarelik alan, bu kurdun yaşadığı ama hala yüzde 85’i kereste olarak kesilen 400 kilometrekarelik Sarıkamış Ormanlarının ise 13 mislidir. Aralık 1914’te 90 bin şehit verdiğimiz Sarıkamış Ormanlarımızın tamamı bir şehitliktir ve tamamı ile korunmalıdır. Şehitlerimiz, Sarıkamış’ın toprağına ve ağaçlarına karışmıştır. Şehitlerimizle bütünleşmiş Sarıkamış’ın ağaçlarını kereste olarak kesmek, ülkemize yakışmayan bir harekettir ve bölgedeki yaban hayatının yaşadığı yetersiz alanı da daha da bozmaktadır. KuzeyDoğa Derneği’nin gerçekleştirdiği Türkiye’nin ilk kurt takip projesi, bölgenin yaban hayatının zorlu hayat mücadelesini göstermiştir. Takip edilen 5 kurdun 4’ü, 10 ay içerisinde öldürüldü ve Türkiye’nin yaban hayatı üzerindeki insan tehditinin en somut göstergesi oldu. 3'ü genç, 2'si ise erişkin olan kurtların yüzde 80, bir yılın sonunu göremedi ve hepsi insan faktörü sonucunda öldü. Bu kurtların ikisinin araba çarpması sonucu ölmesi, Sarıkamış Ormanı'nın içinden geçen yolların, özellikle yeni Kars-Erzurum karayolunun oluşturduğu tehditi de açıkça göstermiştir. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Karayolları Genel Müdürlüğü bir an önce bu ormanı geçen otoyollara yaban hayvanlarına uygun üst ve alt geçitler yapmalıdır. En kritik geçit noktalarını belirlemek için, daha fazla canlının takibine de ihtiyaç vardır. KuzeyDoğa Derneği’nin Eylül 2012 ayında yakalayıp verici ve National Geographic Crittercam kameraları taktığı 11 bozayı ise, derneğimizin Doğu Anadolu yaban hayati araştırma çalışmalarının en son aşamasıdır. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile 2009’da imzaladığımız protokol kapsamında yapılan bu çalışmaların devam etmesi için bakanlığımızın gereken vericileri sağlamasını ümit ediyoruz. En önemlisi de, tüm Sarıkamış ormanlarının Sarıkamış-Allahüekber Milli Parkı kapsamında korunması ve Orman ve Su İşleri Bakanlığıyla gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin ilk yaban hayatı koridoru projesiyle izole orman parçalarının birbirlerine ve Doğu Karadeniz’in geniş ormanlarına bağlanmasıdır. Bu sayede, bölgenin yaban hayatı için daha geniş yaşama alanları oluşacak, popülasyonları birbirine bağlanacak ve bölgedeki köy tabanlı yaban hayatı turizmi de artarak bölgenin ekonomisine ve tanıtımına katkı sağlayacaktır.”