Kamu Kurumlarında taşeron olarak adlandırılan işçiler torba yasa kapsamında gerçekleştirilecek düzenlemeleri memnuniyetle karşılarken, en büyük beklentilerinin kadro olduğunu vurguladılar. Her an işten çıkarılma korkusu yaşadıklarını ifade eden işçiler , geleceklerinin belirsizliği sebebiyle huzursuz olduklarını, çoğu arkadaşlarının bu yüzden yuva kuramadığını belirttiler.
MAAŞ AZ AMA..
Aldıkları ücretin asgari ücret sınırında olduğunu, buna rağmen ekmek parası için maaş azlığına bile katlandıklarını kaydeden taşeron işçiler, kadro sorunlarının giderilmesi halinde aynı ücretle çalışmaya razı olduklarını, en büyük öncelik ve isteklerinin kadroya kavuşturulmak olduğunu ifade ettiler.
DESTEK ÇAĞRISI
Toplumda her kesimin kendini ifade ettiğini, ancak taşeron işçilerin, iş koşulları, ücret ve kadro sorunlarını, işten çıkarılma korkusu içinde dillendiremediğini ifade eden işçiler, kendilerine yapılacak en büyük iyiliğin kadroya kavuşturulmak olduğunu kaydederek, Erzurum’daki iktidar partisi milletvekillerinden destek istediler.
KURT’UN AÇIKLAMASI
Taşeronla ilgili Torba yasada çıkan maddeleri değerlendiren Türkiye Ticaret Eğitim ve Güzel Sanatlar İşçi Sendikası Başkanı Hakan Kurt, “Şuanda yasalaşan maddeler taşeronlar için iyi ama yeterli değildir.” dedi.
Taşeronların en çok istediği yasa kadro çıkması ve haklarını savunabilmesi. Ancak uzun süredir bu bekleyiş sürüyor. Torba yasadan çıkan taşeron işçilerin hakları ne kadarda güvenceye alınmış olsa da, işçiler kadro peşini bırakmıyor. Onaylanan yasa ve kadro konusunda GÜNE BAKIŞ Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulunan Hakan Kurt, Taşeronlarının sorunlarının ancak kadro kararının onaylanmasıyla bitebileceğini vurguladı.
Kurt, “Bilindiği üzere Taşeron Yasasının bir kısmı çıktı, diğer kalan kısmı da Ekim’in 17’sinde Genel Kurula sunulacak. Yasalaşanlar hakkında en önemli 2 husus var bunlardan birisi, Önceden Taşeron işçileriyle yapılan hizmet sözleşmesi 1 yıllıktı, yeni yasayla beraber bu sözleşme süresi 3 yıldan az olmamak şartı geldi. İkinci en önemlisi ise, mevcut çalışan taşeronların kıdem tazminatıyla ilgili sıkıntıları vardı. Şimdi taşeron işçilerin kıdem tazminatı hakkı, devletin kendi himayesi/kontrolünde olacak. Ancak bu yasa bizim taşeronla ilgili beklentilerimizi karşılamış durumda değil. Özellikle yasada şöyle bir madde geçiyor, alt işverene asıl işi devredemezsin. Yani temizlik ve güvenlik dışındaki işleri, siz alt işverene taşeron olarak veremezsiniz. Bunlar asıl işverenin görevleridir. Fakat sizlerde biliyorsunuz, hemşire hatta doktorlar bile alt işverene ihale edilerek verilmiş durumda. Bu olayı karayollarında çalışan arkadaşlarımız yargı yoluyla olayı kanıtlamış durumda. Maalesef ki Türkiye’de böyle bir karışıklık söz konusu. Bizim hükümetten ve milletvekillerimizden beklediğimiz Tüm taşeronların yani asıl işi yapanların kadroya geçirilmeleri. Eğer bu olmazsa, taşeronların sıkıntıları aynen devam edecek. Şuanda Çalışma Bakanlığı bu konu üzerinde durmakta, fakat büyük bir sıkıntı da şu, Kpss sınavı sıkıntısı. Bilindiği üzere kadrolular sınav üzerinden alınıyor. Yüksek not alanlar rahatlıkla kadrolu olarak yerleşebiliyor. Ancak taşerondakiler böyle bir sınava tabi tutulmadan alınmış. Taşeronların doğrudan kadro verilmesi Maliye ve Çalışma Bakanlığında haksızlık olarak görülüyor. Bunun önüne geçilebilmesi için bazı özel kanallar araya girmesi lazım ama biz şunu tekrar söylüyoruz. Şuanda taşeron işçilerinin yasasına aykırı bir sistem var. Ve bu sorun bir an önce düzeltilmelidir.” diye konuştu.