Mardin Kızıltepe Cumhuriyet Savcılığına yapılan bir ihbarın ardından, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı yapan bir şebekeye yönelik başlatılan soruşturmada film senaryolarını aratmayacak olaylar yaşandı. Şebekenin suç faaliyetlerinin delillendirilmesi için yapılan çalışmalar sırasında, Ceylanpınar ilçesinde 2012 yılı Şubat ayında öldürülen Naile Ç.'nin babası aracılar vasıtası ile kendilerini eski özel harekatçı olarak tanıtan şebeke liderleri ile temasa geçti. Şebeke liderleri Doktor kod adlı Hasan G. ve Ali G. isimli örgüt liderlerinden, kızı Naile Ç.'nin öldürülmesi ile ilgili yargılanan Yusuf B. ve Ahmet B.'nin babası ya da kardeşlerinin öldürülmesini istedi. Terör ve Organize suç soruşturmalarına bakan Cumhuriyet Savcısı Ahmet Aslan'ın talimatı ile bir yandan operasyon devam ederken diğer yandan hedefteki aile korumaya alındı. Yapılan çalışmalar sırasında şebeke elemanlarının baba oğlu takibe aldığı ve öldürmek için fırsat kolladığı belirlendi. Hedefteki aileyi izlemeye alan suç örgütü, baba Mehmet Siraç B. ile oğlu Mehmet B.'nin evlerine giriş çıkış saatlerini tespit etmeye çalıştı. Bunun için ailenin komşularından yardım aldı. Aralarında Suriye uyruklu kişilerinde bulunduğu 8 kişi şebekeye bilgi toplamada ve silah temininde yardımcı oldu.
ÖLDÜRMEYLE GİDERKEN YAKALANDILAR
Mardin Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerinin adım adım izlediği şebekenin ilk denemesi çok geçmeden geldi. Mehmet B.'nin evden ayrıldığı bilgisi alan şebeke harekete geçti. Örgütün yöneticilerinden S.Y. Silah ile birlikte Mehmet B.'nin bulunduğu bölgeye giderken rutin kontrol süsü verilen bir arama ile durduruldu ve yakalandı. S.Y. üzerinde yakalanan silahı Suriyeli birinden aldığını denemek için boş araziye gittiğini söyledi.
UZAKTAN ATEŞ ETTİLER
Ruhsatsız silah ile yakalanan S.Y. Serbest kaldıktan sonra nasıl yakalandığı ile ilgili görüşmeler yapmaya başladı. Yapılan teknik takibe takılan bir konuşmada S.Y. polisin nasıl kendisini yakaladığını anlamayamadığını, birinin ihbar ettiğinden şüphelendiğini söyledi. Suç örgütü, Mehmet B. ve babasına evlerinin dışında suikast yapma girişimlerine devam etti. Ancak yapılan denemeler boşa çıkarıldı. Bunun üzerini plan değiştirildi ve eve ateş edilmesine karar verildi. S.Y. örgüt liderlerinden Ali G.'ye "eve sıkarız, başka nasıl yapalım, çare yok.... Biz dışarda, onun evinin yukarısında bekleriz, gümletiriz." dedi. S.Y.'nin "İçerde, ufak tefek kadın çocuk kalabalık falan, ordan sağ çıkamazsın, kim girerse" denemesi de dinlemeye takıldı. Bu konuşmanın ardından şebeke Mehmet Siraç B.'nin evine ve arabasına kaleşnikof marka tüfekle ateş etti. Bu girişimde mesafe çok uzak olduğu için başarısız oldu.
ÖLDÜRDÜKLERİNİ İDDİA ETTİLER
Girişimleri boşa çıkan şebekenin Naile Ç.'nin babasına, Mehmet B.'yi öldürdüklerini bile söylediği belirlendi. Şebekenin Ahmet Ç.'yi ikna edebilmek için sahte fotoğraf ve görüntü hazırladığı da tespit edildi. Babadan para alan örgüt, polis takibinde olduğunu bilmeden silah aramaya başladı. Örgütün kaçakçılık faaliyetlerini ortaya çıkarmaya çalışan ve suç faaliyetlerini delilendirmek isteyen polis ise aileyi korumaya devam etti.
ROKET ATAR GETİRDİLER
Mesafe çok uzak olunca uzaktan ateş açma girişimi başarısız olan şebeke daha büyük bir silah kullanmaya karar verdi ve Suriye'den roket atar getirmek için çalışmalara başladı. Bunun için Suriye vatandaşı iki kişi ile anlaşıldı. Roket atar 3 bin liraya Türkiye'ye getirildikdi ve şebeke elamanlarından birine teslim edildi. Şebeke elamanları S.Y. ve İ.T. Mehmet Siraç B.'nin evnin çevresinde keşif yaptı. Getirdikleri roket atarı kullanması bilmeyen şebeke, kullanabilecek birini aramaya başladı. Hatta 60 bin lira ödemeyecekleri söyledi. Roket atarın gelmesinin ve kaçakçılık faaliyetlerinin delillendirilmesinin ardından polis operasyon için düğmeye bastı. Aralarında iki şebeke liderinin de bulunduğu çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı.