Yalova Nene Hatun Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Lale Dondurmacı, Geleneksel Nene Hatun Anma Günleri’nin bu yıl dördüncüsünün Erzurum’da yapılacağını söyledi.
Hazırlıkların sürdüğünü belirten Dernek Başkanı Dondurmacı, “Geleneksel Nene Hatun Anma Günleri kapsamında 1.’sini İstanbul’da yaptık. İkincisini Erzurum’da yaptık, Üçüncüsünü ise; İstanbul’daki vakıflarla Kadıköy, Kartal Maltepe vakıfları ile birlikte Yalova Nene Hatun Derneği olarak 3.Geleneksel Nene Hatun Anma Günü’nü Yalova’da gerçekleştirdik. Amacımız Etkinlikte Nene Hatun’u yeni nesle anlatmaktır. Erzurum’a mal olmuş bir isim gibi görünse de biz onu tüm Türkiye’ye tanıtmak istiyoruz, özellikle gençlere tanıtmayı hedefliyoruz. Bu yıl Dördüncüsünü yapmayı düşündüğümüz Geleneksel Nene Hatun Anma Günleri 23 Mayıs’ta Erzurum’da olacak. Organizasyona İstanbul Erzurumlular, Kartal Erzurumlular Vakfı ve Pendik Erzurumlular Derneği de katılımcı olacak. Yine 23 Mayıs’ta Erzurum’da düzenleyeceğimiz Nene Hatun Anma Günleri çerçevesinde Erzurum’daki köylerimizi ziyaret edip, Eğitim ve Öğretim gören çocuklarımıza destek olmak amaçlı yardımlarımız olacak. dedi.
NENE HATUN KİMDİR?
Erzurum'da doğdu. 98 yıl Erzurum'da yaşadıktan sonra yine Erzurum'da, zatürre hastalığından hayata vedâ etti. Ölümünden üç ay önce Türk Kadınlar Birliği tarafından yılın annesi seçilmişti. Tarihimizde 93 Harbi olarak anılan 1877 - 1878 Osmanlı - Rus Savaşı sırasında, Erzurum'daki Aziziye Tabyası'nın savunulmasında kahramanca çalıştı. Adını bu şekilde tarihe yazdırdı. Mücâdeleye, küçük yaştaki oğlunu ve kızını evde bırakarak katılmıştı. O sıralarda 20 yaşlarında genç bir gelindi. O'nun, vatan için gece başlayan mücâdelesi, tüm düşman Erzurum'dan kovuluncaya kadar devam etti. Erzurum'un her karış toprağında cephâne taşıyarak, yaralılara hemşirelik yaparak, yemek pişirerek, su dağıtarak, hizmetten hizmete koşarak destanlaştı. Gazi Ahmet Muhtar Paşa'nın zaferinde Nene Hâtun'un ve O'nun vatan aşkını paylaşan sivil insanların da payı vardı. Savaştan sonra da Nene Hâtun, destan kahramanlarına yaraşır bir asâletle yaşadı. Kendisini ziyâret eden NATO'da görevli Amerika'lı subayın bir sorusuna: "O zaman vazifemi yapmıştım. Bu gün de ilerlemiş yaşıma rağmen aynı hizmeti, daha mükemmeliyle yapacak güç ve heyecana sahibim." cevabını vermişti.