Türkiye geleninde sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin fotoğrafı çekildi. Sağlık-Sen’in gerçekleştirdiği araştırmaya göre, sağlıkta şiddet en fazla Güneydoğu’da, en az Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgelerinde görülüyor.
Araştırma, her 10 sağlık çalışanından 8’inin psikolojik ya da fiziksel şiddete maruz kaldığını ortaya koyarken, Güneydoğu’daki personelin yüzde 92’si her sabah işe giderken korku yaşıyor. Şiddet olaylarında Güneydoğu’yu, Marmara ve Akdeniz takip ediyor. Olumsuz vakaların en az görüldüğü Karadeniz’de ise sağlık çalışanlarının yüzde 72’si şiddete karşı nasıl davranacaklarına dair eğitim aldıklarını belirtiyor. Bu durum şiddeti azaltan faktör olarak değerlendiriliyor.
200 bine yakın üyesi ile Türkiye’nin en büyük sağlık sendikası olan Sağlık-Sen, eylül ayı içerisinde kapsamlı bir şiddet araştırması yaptı. Türkiye genelinde binlerce sağlık çalışanı üzerinde düzenlenen anket çalışmasında, son bir yıl içinde sağlık mesleği mensuplarına yönelik sözel ve fiziksel şiddetin fotoğrafı çekildi. Araştırmada çalışanlara, “Sağlık çalışanları şiddete maruz kalma konusunda endişe yaşıyorlar mı, meslek hayatları boyunca şiddete maruz kalma sıklıkları nedir, şiddet kim tarafından gerçekleştirilmektedir, şiddet ne zaman ve nerede oldu?” gibi birçok soru yöneltildi.
Araştırmada sağlık çalışanlarının meslek hayatı boyunca sözel, fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalma sıklıkları tespit edildi. Buna göre meslek hayatı boyunca 11 ve daha fazla sayıda şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının en fazla olduğu bölge yüzde 43 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi oldu. Güneydoğu Anadolu’da meslek hayatı boyunca hiç şiddete maruz kalmayanların oranı ise yüzde 9,2’de kaldı. Şiddet sıklığında Güneydoğu’yu yüzde 33 ile Marmara ve yüzde 32 ile Akdeniz bölgeleri izledi. Şiddet sıklığının en düşük olduğu bölge ise yüzde 22 ile Karadeniz oldu.
‘Görevinizi yerine getirirken şiddetle karşı karşıya gelme konusunda herhangi bir endişe yaşıyor musunuz?’ sorusunda en yüksek oran Güneydoğu’dan geldi. Güneydoğu Anadolu’da bulunan sağlık çalışanlarının yüzde 92’si her sabah bu endişe ile işe gittiklerini belirtirken, bu oran Doğu Anadolu’da yüzde 86, Akdeniz Bölgesi’nde ise yüzde 85 olarak gerçekleşti. En düşük oran ise yüzde 79 ile yine Karadeniz Bölgesi oldu. Sağlık çalışanlarının son bir yıl içinde hiçbir şekilde şiddete maruz kalmama oranları da araştırıldı. Buna göre en yüksek oran yüzde 30 ile Karadeniz’de çıktı. Ege yüzde 22 ile ikinci sırada yer alırken Güneydoğu’da bu oran yüzde 4 olarak gerçekleşti.
‘Şiddet olayları meydana geldiğinde nasıl davranmanız gerektiğine ilişkin herhangi bir eğitim aldınız mı?’ sorusuna Karadeniz Bölgesi’ndeki sağlık çalışanlarının yüzde 72’si evet cevabını verdi. Ege Bölgesi yüzde 68 ile ikinci sırada yer alırken, bu oran Doğu Anadolu’da yüzde 32, Güneydoğu’da ise yüzde 43 olarak gerçekleşti. Araştırmada Karadeniz’de şiddet olaylarının az yaşanmasının, alınan eğitimin bir sonucu olabileceği vurgulandı.
Araştırmada sağlık çalışanlarının çalıştıkları kurumdaki güvenlik önlemlerini yetersiz bulduğu ortaya çıktı. Çalıştığı kurumdaki güvenlik önlemlerini yetersiz bulanlar yüzde 73 ile en fazla Doğu Anadolu’da. Güneydoğu’da yüzde 72 oranla ikinci sırada bulunurken, Marmara yüzde 63’le üçüncü, Ege yüzde 64 ile dördüncü sırada yer aldı. Karadeniz Bölgesi ise yüzde 50 ile son sırada bulunuyor.
Araştırmaya göre fiziksel şiddet türleri şöyle sıralanıyor: “Ateşli silah ile saldırma (yüzde 4,3), kesici ile saldırma (yüzde 8,2), yumruk, tekme-tokat, ısırma, tükürme, kafa atma, boğazını sıkma, bir cisimle vurma (yüzde 40,5) ve etraftaki nesneleri fırlatma (yüzde 41).” Psikolojik-sözel şiddet türleri de şöyle: “Aşağılamak (yüzde 18), küfür etmek (yüzde 16,6), yıldırmak (yüzde 12), reddetmek (yüzde 7,9), bağırmak (yüzde 26), tehdit etmek (yüzde 20).”
Sağlık-Sen’in araştırmasında ‘Şiddet neden meydana geldi?’ sorusuna verilen cevaplar: “Şiddeti kendinde hak olarak görme (yüzde 18,9), genel olarak izlenen sağlık politikaları (yüzde 14), hastalık psikolojisi (yüzde 12,6), ihmal edildiğini düşünme (yüzde 11,7), kötü iletişim ve yanlış anlama (yüzde 10,9), tedaviden memnuniyetsizlik (yüzde 9,8), aşırı iş yoğunluğu (yüzde 7,9), uzun bekleme süreleri (yüzde 6,5), alkol-ilaç etkisi (yüzde 4,3) ve kötü haber alma (yüzde 3).