Sığır Çiçeğine savaş

Türkiye’de hızla yayılım gösteren, halk arasında ‘Sığır Çiçeği’ denen Nodüler Ekzantem Hastalığı Erzurum’da da görülmeye başladı. Sığır Çiçeği Hastalığına karşı, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile Palandöken İlçe Müdürlüğü ve Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü ortak savaş açtı. Ortak çalışma, dezenfeksiyon, aşılama ve bilgilendirme şeklinde yapılacak.

Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Osman Akar, “Sığır Çiçeği Hastalığı Aziziye İlçesi başta olmak üzere Aşkale ve Karaçoban ilçeleri, mahalle ve köylerinde, sığır cinsi hayvanlarda baş göstermiş olup aşılama çalışmaları başlatılmıştır. Yoğun sığır yetiştiriciliğinin yapıldığı bölgelerde Sığır Çiçeği Hastalığı’ndan kaynaklı direk ve indirek üretim kaybının yüzde 45-65 olduğu tahmin edilmektedir. Hastalığın büyük ekonomik kayıba neden olan salgınlara sebep olması nedeniyle ihbari mecburi hastalıklar listesinde yer almaktadır. Hastalığa karşı Vatandaşımızı eğitmek için ilk aşamada bilgilendirme broşörleri basıldı ve dağıtılmaya başlandı.” dedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Metin Yiğit, “Sığır Çiçeği Hastalığını kontrol etmek biraz zor. Çünkü, Sokucu sinekler hastalığın yayılmasında en büyük role sahip. Kuluçka süresinin 28 gün olup uzun süreli olması bulaşma ve çıkış kaynağı araştırması tespitini ayrıca zorlaştırmaktadır. Hastalığın tedavisi olmayıp, mücadelesi, aşılama, dezenfeksiyon, kordon-karantina, tazminatlı itlaf/imha ve sineklerle mücadele şeklinde yapılmaktadır. İmha ve itilaflarda, Bakanlığımızca imha edilen hayvanın maddi değerinin yüzde 50’si yetiştiriciye ödenmekte. Palandöken İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü olarak İlçemize bağlı köy ve mahallelerde henüz hastalık belirtilerine ve hastalıktan şüpheli hayvanlara rastlanılmamıştır. İlçe Müdürlüğü personeli olarak, hastalığın ilçemiz mahallerinde yayılım göstermemesi için diğer ilçelere, sınır köylerimizden başlayarak dezenfeksiyon, aşılama ve belediyelerden de destek alarak sineklerle mücadele çalışmalarını büyük bir titizlikle yürütmekteyiz. Hastalıkla mücadelenin sadece aşılama ile mümkün olmadığı, bunun yanı sıra dezenfeksiyon işlemlerinin ve sineklerle mücadelenin de eksiksiz yapılması gerekmektedir. Hayvan hareketlerinin kısıtlanması ve yetiştiricinin hastalık hakkında bilgilendirilmesi hastalığın kontrol altına alınmasında büyük önem arz etmektedir. Özellikle hastalık etkeninin virüs olması ve tedavisi olmaması nedeniyle yetiştiricilerimizin daha dikkatli olması önerilmektedir. İlçemiz yetiştiricilerine hastalığı tanıtmak amacıyla el broşürleri dağıtıldı.” diye konuştu.

HASTALIĞIN BULGULARI

Sivrisinek, kene ve sokucu sineklerle doğrudan bulaşması dışında patlamış deri lezyonları, tükrük, burun akıntısı ve süt gibi yollarla buluaşma görülebilir. Hastalığın belirtileri ise, Yüksek ateş, Hayvanın başlıca, baş, boyun ve bacakların derisinde yaygın olarak nodüller, iştah düşmesi sebebiyle kilo kaybı, göz akıntısı, burun akıntısı, salya akıntısı, Akçiğer etkinliğine bağlı öksürük, sütte azalma, boğalarda geçici veya kalıcı kısırlık, eklemlerde dışarıya da açılabilen yangılanma ve şişme, yavru atma ve ölüm.