16 bin kız öğrenci, eski yurtlardan yeni yurtlara taşınacak. Erkekler eski yurtlarda kalacak. Erkek-kız öğrencilerin aynı bloklarda kaldıkları yurtlar tarih olacak. YURT-KUR, operasyon için 'İslami değil tamamen insani' derken Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, "Yatak kapasitelerini artırmak amacıyla bunu yaptık. Niyet sorgusunda olanlar hemen başka bir yaklaşıma giriyorlar. Oysaki çocuklar okullarında kütüphanelerinde beraberler, bizim bu yönde bir yaklaşımımız yok" dedi. Bakan Kılıç, "Güvenlik, temizlik ve ortak alan personelinin etkin ve verimli kullanımına yönelik planlamayı arayın. Akıl ve mantık arayın. Art niyet aramayın" diye konuştu.
Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR), 8 ilde yaklaşık 16 bin kız öğrenciyi, yeni yurtlara taşımaya hazırlanıyor. İstanbul, Erzurum, Trabzon, Ankara, Mersin, Balıkesir, Konya ve Eskişehir'de yaklaşık 17 karma yurt erkek yurdu olacak. Bu yurtlarda kalan yaklaşık 16 bin kız öğrenci yeni yapılan yurtlara taşınacak. Eski yurtlar ise tamamen erkek öğrencilere tahsis edilecek.
Erzurum'da toplam 9 yurttan 5 bin öğrenci; Trabzon'da 2 yurttan bin 200 öğrenci; Ankara'da 2 yurttan 1500 öğrenci; Mersin'de 4 bloklu yurttan 1600 öğrenci; Balıkesir, Konya ve Eskişehir'de birer yurttan 500'er öğrenci olmak üzere yeni yapılan yurtlara taşınacak. İstanbul'da ise yaklaşık 5 bin kız öğrenci Edirnekapı'da yapılan yeni yurda taşınacak.
Art niyet aramayın'
Bakan Kılıç, Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndaki değişimler ile ilgili şu bilgileri verdi:
"Yeni değil bu planlama iki yıldır uygulamada zaten. İki yıl önceki finansal planlama çalışmamızın sonucu. Teknik ve ekonomik nedenlerden kaynaklanan bir yeniden yapılandırma çabası. Yaşadığımız sorunları biz biliyoruz. İdeojik karşıtlık içinde olanlar bilmiyor. Kızların oranını yüzde 61'e çıkardık. 184 yeni yurt inşa ediyoruz. 100'e yakın da hazır bina kiralama çalışması yürütüyoruz. Hedef kısa sürede 500.000 yatak kapasitesine ulaşmak. Anadolu'dan gelen ve barınma imkani bulamayan gençlerimize çare olmak. Devlet yurdunda yer bulamadığından kayıt yaptırıp kızını memlekete geri gotüren babalar var. Yazık değil mi bu cocuklara. Ben bu kızlarin hepsine yurt bulmak, burs sağlamak, olmadı kredi sunmak ve okutmak icin çırpınıyorum. Bin kere anlattık bir kere daha anlatmak ödevimizdir. Gerekirse bin kere daha. Bizim kafamızda cinsiyetçilik yok. Bu gençlerin hepsi kızıyla erkeğiyle bu ülkenin çocukları. Kapasiteyi artıralım. Cari harcamaları azaltalim. Kız çocukları için ayrılan yatak kapasitelerini çoğaltalım. Anne babaların güvenine layık biçimde kızların gelecek hayallerini eğitimle yaşatalım. Çabamız budur. Başka derdimiz yok. Bu çocuklar okulda, kampüste, derste, kütüphanede zaten hep beraber degil mi? Hep beraber. Attığımız her adımın arkasında "islamilik" arayışı var. Bu pencereden bakılmasını yanlış ve incitici buluyorum. İslam bu ülke insanının dini. Bu konuda bitmek bilmeyen eleştirilerin sahiplerinin de dini, İslamilik aramak yerine insanilik arayın. İhtiyaçlardan kaynaklandığını görün. Güvenlik, temizlik ve ortak alan personelinin etkin ve verimli kullanımına yönelik planlamayı arayın. Akıl ve mantık arayın. Art niyet aramayın."
''İSLAMİ DEĞİL, İNSANİ''
YURTKUR yetkilileri, bunun 'İslami değil tamamen insani' bir operasyon olduğunu belirtirken, "Karma yurt, denilince sanki kız-erkek aynı binada kalıyor gibi zannediliyor. Oysa öyle değil. Yaklaşık 19 yurtta kız ve erkek öğrenciler aynı bloklarda kalıyorlardı. Sadece yemekhaneleri ve kantinleri ortaktı. Kız öğrenciler, normalde şortlarıyla, başları açık şekilde yemekhaneye kantinlere inebilecekken erkek öğrenciler de olduğu için üstlerini değiştirmek zorunda kalıyorlardı. Kız öğrencilerden gelen talepleri de dikkate alarak, kızlara pozitif ayrımcılık yaparak, onları yeni yapılan yurtlara taşımaya karar verdik" dediler.
Haremlik-selamlık uygulaması yapıldığı iddialarının erkek öğrenciler tarafından gündeme getirildiğini ileri süren bir kurum yetkilisi, "Özellikle Trabzon'da olimpiyatlar için yapılmış harika bir yurt var. Buradan erkek öğrencileri çıkarıyoruz, tamamen kızlara tahsis ediyoruz. Tabii erkekler, eski yurtlara gitmek istemedikleri için kıyamet koparıyorlar" dedi.
Yeni yurtlarda odaların 3 kişilik ve tuvalet ve banyosunun da içinde olduğunu belirten yetkililer, eski yurtlarda ise odaların 4 kişilik olduğunu; tuvalet ve banyonun ise oda içinde değil, katlarda yer aldığını belirttiler. Issız, sapa yerlerde bulunan yurtları erkeklere, merkeze yakın, hareketli bölgelerdeki yurtları ise kızlara tahsis ettiklerine dikkat çeken yetkililer, her anlamda kız öğrencilere pozitif ayrımcılık yapıldığını belirtirken, "Eskiden yurtların yüzde 40'ı kızlara ayrılırken, şimdi bu oran yüzde 61'e yükseldi. Erkeklere ayrılan oran ise yüzde 39'a düştü. Kızların okuyabilmesi için devlet yurtları büyük güvence oluyor. Aylık 280 lira burs alan bir öğrenci, devlet yurdunda kaldığı takdirde 200 lira da yemek bursu alıyor. Asgari ücretin 760 lira olduğu ve ailelerin bu gelirle çocuklarını okutmaya çalıştıkları düşünülürse yurtta kalan bir kız öğrenci için aylık 480 lira çok önemli bir gelir oluyor, ailelerinden destek almadan okuma imkanı buluyor" dediler.
KILIÇ: "AYRIŞTIRMA GÜNDEMİMİZDE YOK"
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ise karma yurt ya da ayrıştırma gibi bir gündemlerinin olmadığını belirtirken, "Yurtların daha operasyonel yönetilmesine yönelik öğrencilerden gelen talepleri işleme koyuyoruz. Personel politikasının gereği hızla yeni yurtlar açıyoruz. Personelimiz artık yeterli değil, kız yurtlarında bayan personelin erkek yurtların da erkek personelin görev yapabilmesi ve ortak alanlara herkesin rahatlıkla inebilmesi açısından bir planlama yapılıyor, yoksa karma yurtları ayırma gibi bir proje yok. Yurt sayısının artmasına paralel planlama yapılıyor. Tamamen yönetim operasyonunu kolaylaştırmak ve harcamalarında tasarruf odaklı. İlk yaklaşımımız personel giderlerinden, cari giderlerden, ortak alan giderlerinden tasarruf odaklı. İkinci yaklaşımımız yurtlar ayrıldığında yatak kapasitelerini arttırma imkânımız olacak. Ama niyet sorgusunda olanlar hemen başka bir yaklaşıma giriyorlar. Oysaki çocuklar okullarında kütüphanelerinde beraberler, bizim bu yönde bir yaklaşımımız yok" değerlendirmesi yaptı.