Atatürk Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar ve Uygulama Merkezi ilginç bir araştırmaya imza attı: ‘Suç ve Nedenleri Üzerine Sosyal bir Araştırma’
Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda araştırmanın sonuçları kamuoyuyla paylaşıldı. Proje Yöneticisi Doç. Dr. Yıldız Akpolat, yaptığı açış konuşmasında, çalışmanın, Erzurum Ceza ve Tutukevi’nde bulunun mahkum ve tutuklular üzerinde yapıldığını söyledi. Araştırma konusunun Erzurum ili özelinde suç ve nedenleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymak olduğunu ifade eden Akpolat, “Araştırmanın amacı ise, Türkiye’de giderek artan suç işleme oranının Erzurum baz alınarak, kişileri suça iten nedenleri araştırarak çözüm önerilerinde bulunulması ve suç oranlarının azalmasına katkı sağlamaktır” dedi.
Araştırmadan çıkan bazı sonuçlar: Erzurum Ceza ve Tutukevi’nde çalışmaya konu olan mahkumların yüzde 88,7’si erkek,yüzde 8,6 ise kadın. Mahkumların yüzde 32,5 oranı 25-34 yaş arası. Örneklemin yüzde 31,2’si daha önce cezaevine girmeye neden olan suç türünün mala karşı işlenen suç olduğunu ifade etmiş. Örneklemin cezaevine girmelerine neden olan suç türü en fazla yüzde 41,9 ile topluma karşı işlenen suç oluşturuyor. Mahkumların yüzde 87,1 T.C. vatandaşı. Yüzde 46,5 Hanefi, yüzde 41,4 Şafi. Yüzde 50,3’ü Kürt ve Zaza. Yüzde 36,6 oranında ilkokul mezunu. Yüzde 63,2’si eğitimini yarıda bırakmış.Yüzde 29’unun ailesi boşanmış. Yüzde 54,3 ‘ü evli. Yüzde 40,9’u bekâr. Yüzde 45,4’ü yedi ve daha fazla kardeşe sahip. Yüzde 42,2 oran ile ilçe merkezi doğumlu. Yüzde 17,5’i köy doğumlu ve yüzde 34,1’i ise daha önce cezaevine girmiş insanlardan oluşuyor.
“Örneklemin yüzde 53,2’sinin en fazla Erzurum dışında suç işlediği görülürken,yüzde 46’sının işlenen suçu Erzurum ilinde gerçekleştirdiği görülmektedir” diyen Akpolat, şunları kaydetti:
“Örneklemin yüzde 34,4’ü cezaevine girmeden önce serbest meslekte çalıştığını belirtmiştir. Yüzde 32,5’i ise herhangi bir iş kolunda çalışmadığını belirtmiştir. Örneklemin en fazla yüzde 51,9 ile sigaraya karşı bir alışkanlığı olduğu,yüzde 15,1’inin ise alkol, sigara, uyuşturucu gibi maddelerden herhangi ikisine karşı alışkanlığı olduğu görülmektedir. Birden fazla defa cezaevine girenlerin cezaevinden çıktıktan sonra yaşadıkları sıkıntılar en fazla yüzde 28,3 ile sosyal uyum problemi iken; cezaevinden çıktıktan sonra herhangi bir sorun yaşamayarak çevreye sosyal uyum sağlayanların oranı ise yüzde 25,2’dir. Yüzde 53,2’si sivil hayatta yaşadıkları sıkıntıların kendilerini tekrar suça itmeyeceğini belirtmiştir. Suç nedeni olarak ise yüzde 40,3’ü karşı tarafın başlattığını ifade ederken, yüzde 21,5’i maddi nedenlerin etkisi derken, sosyal çevrenin etkisi diyenler ise yüzde 17,7’dir. Yüzde 62,6’sinin yaşadığı-doğup büyüdüğü- çevreden memnun. Örneklemin yüzde 47,8’i işlediği suç hakkında pişmanlık duymaktadır. Suç hakkında kayıtsız olanlar toplamda yüzde 15,6 oranında iken, suçtan dolayı kendini mutlu hissedenlerin oranı ise yüzde 2,2’dir. Örneklemin suç eyleminden etkilenmiş insanlar hakkındaki düşünceleri: Yüzde 25,8’i insanların mağdur olduğunu, yüzde 19,9 insanların mağdur olmadığını belirtmiştir. Örneklemin yüzde 43,5’i suç eylemini gerçekleştirirken kayıtsızlık yaşamıştır. Örneklemin pişmanlık ve korku, endişe gibi durumlar yaşaması toplam içerisinde yüzde 15,1 oranındadır. Örneklemin yüzde 56,5’i gerçekleştirdiği eylemin suç olduğunu düşünürken, yüzde 40,9’u gerçekleştirdiği eylemin suç olduğunu düşünmemektedir. Örneklemin yüzde 35,1 ile üç-beş arası çocuğa sahiptir.”
Daha sonra proje ekibi Analisti Yasemin Arslantürk, Yüksek Lisans Öğrencileri Ebru Kurdal, Pınar Laloğlu ve Melek Ertenyü çalışmayla ilgili sunumlarını gerçekleştirdiler.